Holokost Yahudi Soykırımı HaŞoah | |
---|---|
II. Dünya Savaşı ve Yahudilere yönelik zulüm | |
Bölge | Nazi Almanyası geneli ve Alman işgal toprakları |
Tarih | 1941-45 |
Hedef | Yahudiler |
Saldırı türü | Soykırım, etnik temizlik, tehcir, katliam, ölüm yürüyüşü, nefret suçu |
Ölü | 6 milyon civarı[2] |
İşleyen | Nazi Almanyası, Mihver Devletleri ve işbirlikçileri |
Katılımcı sayısı | 200.000 - 250.000 [3] |
Sebep | Ari ırk düşüncesi, antisemitizm |
Mahkemeler | Nürnberg Duruşmaları |
Holokost (Grekçe: ὁλόκαυστος, romanize: holókaustos), Yahudi Soykırımı veya HaŞoah (İbranice: השואה, lit. "felaket"), Nazi Almanyası döneminde 1941 ve 1945 yılları arasında, Adolf Hitler ve Heinrich Himmler'in liderliğindeki SS güçleri tarafından işgal edilen sınırlar içerisinde yaklaşık 6 milyon Yahudi'nin (kaynaklara göre ölü sayısı değişir) sistemli bir şekilde öldürüldükleri soykırımdır.[4]
Bazı akademisyenler, Romanların toplu katliamının ve özürlü insanların öldürülmelerinin de bu tanıma katılmaları gerektiğini savunur[5][6] ve bazı bilim insanları da Holokost tanımının, Naziler tarafından öldürülen Sovyet tutsaklar, Polonyalılar ve eşcinselleri de içermesi gerektiğini savunmuştur.[7][8] Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından ortaya çıkan rakamlarla birlikte, yakın dönemdeki tahminler, 10-11 milyon civarında insanın Nazi rejimi tarafından öldürüldüğünü göstermektedir.[9] Holokost sırasında öldürülen Yahudi sayısı (6 milyon civarı) 2. Dünya Savaşı sırasında 6 yıl boyunca yüzlerce kilometrekare cephede savaşmış olan Nazi askerlerinin toplam ölü sayısından daha fazladır. (Yaklaşık 5.533.000 kayıp)[10]
Holokost öncesinde sayıları dokuz milyonu bulan Avrupalı Yahudilerin yaklaşık üçte ikisi öldürüldü.[11] Bir milyonun üzerinde Yahudi çocuk, yaklaşık iki milyon Yahudi kadın ve üç milyon Yahudi erkek Holokost’ta öldürüldü.[12][13] Almanya ve Almanların işgal ettiği sınırlar içerisindeki 40.000 üzerindeki bir tesis ağı, Yahudi ve diğer kurbanları toplamak, hapsetmek ve öldürmek için kullanıldı.[14]
Holokost'a giden süreçte şiddet ve soykırım aşama aşama gerçekleşti. Yahudilerin sivil haklarını elinden alan, en meşhuru 1935 yılındaki Nürnberg Yasaları olan birçok yasa, Avrupa’da II. Dünya Savaşı patlak vermeden yürürlüğe girdi. Toplama kampları, mahkûmların, ya bitkinlikten ya da hastalıktan ölene kadar köle gibi çalıştırılmaları için kurulmuştu. Almanya’nın her işgal ettiği yerde paramiliter grup (Almanca: Einsatzgruppen), Yahudileri ve politik muhalifleri, toplu infazlarla öldürdü.
İşgalciler, Yahudileri ve Romanları gettolara hapsedip nakliye trenleriyle ölüm kamplarına gönderilmeden önce bir arada tuttular. Yolculuk boyunca ölmeyenler ya ölene dek çalıştırıldı, ya tıbbi deneyler için kullanıldı, ya da sistematik bir şekilde gaz odalarında öldürüldü. Alman bürokrasisinin her kolu, soykırımın lojistiğine yardım etti ve Üçüncü Reich’ı, Holokost akademisyenlerinin belirttiği gibi bir Soykırım Devleti’ne dönüştürdü.[15]