Lav ya da püskürtü, yanardağ patlaması sırasında çıkan çok sıcak, sıvı ve akıcı erimiş maddeye denilmektedir. Yanardağ ağzından ilk çıktığında sıvı halde bulunmaktadır. Lavın sıcaklığı "700 °C "ile "1200 °C" (1300 °F ve 2200 °F) arasında değişmektedir.
Lavın, viskozitesi sudan 100.000 kat daha fazla olabilse de, soğuyup katılaşmadan önce onlarca mil akabilmektedir. Bunun nedeni ise havaya maruz kalan lav, hızlı bir zaman diliminde katı bir kabuk geliştirmektedir. Bu kalan sıvı lavı yalıtır, sıcak ve viskoz olmamasına yardımcı olmaktadır.
Lav kelimesi Fransızca lave "yanardağ akıntısı" sözcüğünden alıntılanmaktadır. İlk kullanımı 1739 yılında "Charles de Brosses" adlı bilim insanı tarafından kullanılmıştır. Bir diğer düşünce ise İtalyancadan türetilmiş bir kelime olduğu düşüncesidir ve muhtemelen düşme veya kayma anlamına gelen Latince "labes" kelimesinden türetilmiştir.[1] Dünya yüzeyinin altındaki erimiş kaya ile bağlantılı olarak ilk kullanım, görünüşe göre Francesco Serao tarafından 1737'de" Vezüv patlaması" üzerine yazılan kısa bir hesapta bulunmuştur. Serao, "ateşli lav akışını" şiddetli yağmurun ardından volkanın kenarlarından aşağı su ve çamur akışına bir benzetme olarak tanımlanmıştır.[2]