Androjen antagonistleri veya testosteron blokerleri olarak da bilinen antiandrojenler, testosteron ve dihidrotestosteron (DHT) gibi androjenlerin vücuttaki biyolojik etkilerine aracılık etmesini engelleyen bir ilaç sınıfıdır. Androjen reseptörünü (AR) bloke ederek ve/veya androjen üretimini inhibe ederek veya baskılayarak etki ederler.[1][2] AR agonistlerinin fonksiyonel karşıtları olarak düşünülebilirler; örneğin testosteron, DHT ve nandrolon gibi androjenler ve anabolik steroidler (AAS) ve enobosarm gibi seçici androjen reseptör modülatörleri (SARM'ler). Antiandrojenler, üç tip seks hormonu antagonistinden biridir; diğerleri antiöstrojenler ve antiprogestojenlerdir.[3]
Antiandrojenler, androjene bağlı çeşitli durumların tedavisinde kullanılır.[4] Erkeklerde antiandrojenler prostat kanseri, prostat büyümesi, saç dökülmesi, aşırı yüksek cinsel istek, sıra dışı ve problemli cinsel dürtüler ve erken ergenlik tedavisinde kullanılır.[4][5] Kadınlarda antiandrojenler akne, sebore, aşırı tüylenme, saç dökülmesi ve polikistik over sendromunda (PCOS) yüksek androjen seviyelerini tedavi etmek için kullanılır.[4] Antiandrojenler ayrıca trans kadınlar için kadınlaştırıcı hormon tedavisinin bir bileşeni olarak ve trans kızlar için ergenlik engelleyici olarak da kullanılır.[4]
Antiandrojenlerin yan etkileri, antiandrojenin tipine ve söz konusu spesifik antiandrojenin türüne bağlıdır. Her durumda, erkeklerde antiandrojenlerin yaygın yan etkileri arasında meme hassasiyeti, meme büyümesi, feminizasyon, ateş basması, cinsel işlev bozukluğu, kısırlık ve osteoporoz yer alır. Kadınlarda antiandrojenler çok daha iyi tolere edilir ve yalnızca androjenleri doğrudan bloke ederek çalışan antiandrojenlerin yan etkileri minimum düzeydedir. Bununla birlikte, östrojenler vücuttaki androjenlerden yapıldığından, androjen üretimini baskılayan antiandrojenler, menopoz öncesi kadınlarda düşük östrojen seviyelerine ve ateş basması, adet düzensizlikleri ve osteoporoz gibi ilişkili semptomlara neden olabilir.
Birkaç farklı ana antiandrojen türü vardır.[6] Bunlar AR antagonistlerini, androjen sentezi inhibitörlerini ve antigonadotropinleri içerir.[6] AR antagonistleri androjenlerin etkilerini doğrudan bloke ederek çalışır, androjen sentez inhibitörleri ve antigonadotropinler ise androjen seviyelerini düşürerek çalışır.[6] AR antagonistleri ayrıca steroidal antiandrojenler ve steroidal olmayan antiandrojenler olarak ikiye ayrılabilir; androjen sentezi inhibitörleri ayrıca çoğunlukla CYP17A1 inhibitörleri ve 5a-redüktaz inhibitörleri olarak ikiye ayrılabilir; ve antigonadotropinler ayrıca gonadotropin salgılayan hormon modülatörleri (GnRH modülatörleri), progestojenler ve östrojenler olarak ayrılabilir.[6][7][8]
There are several classes of antiandrogens including (1) antigonadotropins (eg, LHRH agonists/antagonists, synthetic estrogens [diethylstilbestrol]); (2) nonsteroidal androgen-receptor antagonists (eg, flutamide, bicalutamide, nilutamide); (3) steroidal agents with mixed actions (eg, cyproterone acetate); (4) adrenal androgen inhibitors (eg, ketoconazole, hydrocortisone); (5) steroidal agents that inhibit androgen biosynthesis (eg, 5α-reductase inhibitors (type II) and dual-acting 5α-reductase inhibitors); [...]