Makale serilerinden |
Kapitalizm |
---|
Makale serilerinden |
Liberalizm |
---|
Neoklasik iktisat, mal ve hizmetlerin üretim, tüketim ve değerlemesinin (fiyatlandırma) arz ve talep modeli tarafından yönlendirildiğinin gözlemlendiği bir ekonomi yaklaşımıdır.[1][2] Bu düşünceye göre, bir mal veya hizmetin değeri, geliri kısıtlı bireyler tarafından faydanın ve üretim maliyetleriyle karşı karşıya olan ve mevcut bilgi ve üretim faktörlerini kullanan firmalar tarafından kârın varsayımsal maksimizasyonu yoluyla belirlenir. Bu yaklaşım genellikle rasyonel seçim teorisine başvurularak gerekçelendirilmiştir.[3]
Neoklasik iktisat tarihsel olarak mikroekonomiye hakim olmuş ve Keynesyen iktisat ile birlikte 1950'lerden 1970'lere kadar "neo-Keynesyen iktisat" olarak ana akım iktisada hakim olan neoklasik sentezi oluşturmuştur.[4] 1970'lerden 1990'lara kadar makroekonomik olguları açıklamada yeni klasik makroekonomi olarak yeni Keynesyen iktisat ile rekabet etmiş ve yeni Keynesçilik ile birlikte yeni neoklasik sentezin bir parçası olarak tanımlanmıştır. Neoklasik iktisada birçok eleştiri getirilmiş, bunlardan bazıları neoklasik teorinin yeni versiyonlarına dahil edilmiş, bazıları ise ayrı alanlar olarak kalmıştır.